8 Kasım 2020 Pazar

Güvensiz


GÜVENSİZ

Her kim ise beni güvensiz bulmuş
Bir öğrensem iyi olur güvensiz
Bilemedim acep neyimi gördü
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Hayali mobilya satış mı yaptım
Zeytinin yağına gres mi kattım
Yoksa sinemaya bomba mı attım
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Pamuğun yerine soya mı ektim
Pancarı tütünü ben mi tükettim
Samanım var iken ithal mi ettim
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Kardeşi kardeşe kırdıran mıydım
Cahili her yere dolduran mıydım
On yediy(i) on sekiz olduran mıydım
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Hak hukuk ardından boşa mı gittim
Anlaşılan her cezayı hak ettim
Onlarca aydını ben mi katlettim
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Din sırtına binen siyasetçi miyim
Bir alıp bin satan ticaretçi miyim
Şeyhini uçuran cemaatçi miyim
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Çiftçinin önüne kurak mı oldum
İşçinin hakkına tuzak mı kordum
Gidip Vatikan’da papa mı vurdum
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Demokrasi deyip lokma mı yuttum
Halkı dil din diye ayrı mı tuttum
Cahilleri ninniyle mi uyuttum
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Hak mı yedim yoksa hile mi kattım
İzinin olmadan balın mı tattım
Yoksa namusuna dil mi uzattım
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Yazacak çok şey var yazmayacağım
Taş çıkar altından kazmayacağım
Sana inanana kızmayacağım
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Özerol adımın güvenle atar
Halk için gündüzün geceye katar
Eğer gül özgürse her dalda açar
Bir öğrensem iyi olur güvensiz

Süleyman ÖZEROL
Ankara, 8 Kasım 2020

       c) Süleyman ÖZEROL: Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması  ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.


11 Ekim 2020 Pazar

Çalma Artık Emmoğlu


ÇALMA ARTIK EMMOĞLU














“Ocakta tutuşan meşe dalı benim!
Halı yastıktaki ilkel nakış ben!
Duvarları aydınlatan şu gaz lambası,
Şu duman isi, saman kokusu ben!
Ben buyum işte!” diyen Şemsi Belli yok artık...

Çalma artık Emmoğlu!
“Bu kadeh senin şerefine Emmoğlu!”,
“Tezene vuran eline gurban”,
“Rakıya mı susamışım bu kadar
Yoksa türkülere mi?”,
“Bizim türküleri çal!” diyen
Emmioğlu yok artık!

Çalma Emmoğlu!
Ahmet Arif gibi,
“Anadolu’yum ben, tanıyor musun?” 
Dercesine soran, 
Anadolu’nun kokusunu duyuran,
Halk söyleyişini şiirleriyle bütünleştiren
Ve bunlarla hitabeden 
Aydın tipinin en belirgin örneği Şemsi Belli, 
11 Ekim 1995 Çarşamba günü
Öğleye doğru yaşama veda etti!
İşte bundandır ikide bir
“Çalma artık” demem işte bundandır!

Onu sen tanıyorsun Emmoğlu.
Emekli gazeteci Bahattin Erdem,
Gazeteciler Cemiyeti başkanı
Haydar Karaduman,
Babası Şeyho Belli’nin mezarını yapan
Fethiyeli İmam Usta da tanıyor.
Ben bile telefondaki sesinden tanıyorum...

O artık aramızda yok,
Yapıtlarıyla bizimle ancak
Anayaso’yla, Güzçiçeği’yle,
Karpuz Dilimi’yle,
Yalnız Adamın Not Defteri’yle,
20. Asrın Garip Aşkı’yla...
Velhasıl altmışın üzerinde yapıtıyla,
Zap suyunun üzerindeki köprüyle,
Yaprak’ıyla, Memleket’iyle,
40 Gözlü Heybe’siyle bizimledir...

Süleyman ÖZEROL
Hamle Gazetesi, 16 Ekim 1995
       
      c) Süleyman ÖZEROL: Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması          ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.